1 Mayıs 2008 Perşembe

KURAN DA NEDEN MUCİZELER VAR VE BUNLAR NEYİ GÖSTERİR?

Mucize kelimesi halk arasında meydana gelmesi çok zor olan olayları anlatırken kullanılmaktadır. Fakat dini literatürdeki karşılığı; Kainatı yaratan ve yöneten üstün gücün bir kulunu seçip elçi olarak gönderdiğinde hitap ettiği toplumun, elçinin yetkisinin gerçekliğine ikna olmaları ve doğru yola dönmeleri için ancak kainatı yaratan kudretin yapabileceği kadar muazzam olaylar gerçekleştirmesidir.

Kainatın sahibinin insanlara gönderdiği elçilerine halkın tereddüt etmeden inanması ve uyması için elçilerine göstermesini emrettiği gerçekleşmesi başka şekilde mümkün olamayacak olaylardır. Öyle ki Allah tan başka hiçbir güç bunu yapamayacak olsun ki o elçinin Allah tarafından gönderilmiş olduğu kesin olarak anlaşılsın. Örneğin Hz Musa’nın denizi Asasını vurarak yarması, Hz İsa’nın ölüleri diriltmesi ve Hz Muhammed’in bir gece Kudüs’e ışınlanması ardından göğe yükselmesi ve daha birçokları gibi…

İnsanlarda mucize görmek istemekle kendilerince haklıdırlar. Çünkü bir gün birisi yolunuzu kesip “ben Allah’ın gönderdiği bir elçiyim” diyebilir. Yada kendine başka vasıflar atayıp menfaat elde etmeye çalışabilir. Sözleri doğru bile olsa bize bilgi eksikliğimizden dolayı yanlış gelebilir. O zaman araştırmamız gereklidir; mucizeleri görülmüş mü, biz gördük mü, ne kadar menfaat peşinde, kral olmaya mı çalışıyor? Bunları araştırmamız gereklidir.

Hakikatte her şey Allah ın gücünü gösteren bir mucize olsa da; her hücresinde milyonlarca kimi uzay aracına kimi hayvanlara kimi canavara bezeyen sayısız canlılar olan yürüyen bir dünya misali insan gibi ve tüm bu kainat sanki keskin bir çığlıkla Allah’ın ismini hayranlık ve heyecan içinde haykırıyor. Peygamberin gösterdikleri ise Allah’ın yaratmasını insan aracılığı ile ortaya çıkarması yönüyle ayrı bir nitelik taşımakta ve ispat amacı gütmektedir.

Kuran’da ki aynı bir karbon molekülü, bal peteği yada kar kristali gibi matematiksel bir dizilim ve kainatın bilinmeyen ve çoğu ancak yeni keşfedilmiş gizemlerinden haberler vardır. Bu yönüyle Allah’ın yaratışına ayna tutmakta ve içindeki mucizelerin hem çokluğu hem de sonsuza kadar görünür olması yönüyle Allah’ın insanlara peygamberi aracılığı ile gösterdiği en büyük mucizedir.


Kuran’ı ve mucizelerini görmek büyük bir şeref ve aynı zamanda sorumluluktur. Çünkü Kızıl denizin yarılmasından ve ölülerin dirilmesinden daha büyük bir mucizeye şahit olacaksınız. Artık hakiki bir Müslüman oluruz, inandım derken yalan söylemeyiz ve inancının gereklerini yerine getirmeyen biri olmaktan vazgeçeriz değil mi

Tanıtım Filmi ve Sosyal Medya Yönetimi için doğru Reklam Ajansı "Sosyal Ajansım"

REKLAM AJANSI
http://www.sosyalajansim.com

Altın oran, kabe, Kutsal Gizemler gibi eserleriyle uluslararası üne sahip olan yönetmen Erdem Çetinkaya'nın sahibi olduğu Mivafilm ve SosyalAjansim sizin için mükemmel bir tanıtım stratejisi oluşturabilir.

REFERANSLARIMIZ

T.C. Milli Savunma Bakanlığı – TAI – TUSAŞ (Atak Helikopterleri)
T.C. Milli Kütüphane (Tanıtım Filmleri ve Kurumsal Kimlik…)
Ankara Yıldırım Beyazıt Devlet Üniversitesi Tanıtım Filmleri
Kanal İstanbul Projesi 2012 Tanıtımı – İnanlar İnşaat
Wild Dragon Energy Drink – Avusturya
Xibe Energy Drink – Almanya
ŞikayetVar .com / Termikel/ Atv / TRT ve daha niceleri
Dünyanın en çok izlenen İslam Belgeseli (Kutsal Gizemler I ve II)
ERIC ROBERTS-Sinema Filmi-Özel Efektleri(Westbrick Murders)
Kozmik Sır – Bilim Kurgu Sinema (Başlıyor) ve çok daha fazlası…

Dünya’nın geoit şekli ve dönüş yönü

Gökleri ve yeri hak olarak yarattı. Geceyi gündüzün üstüne sarıp-örtüyor (YÜKEVVİRUL ) , gündüzü de gecenin üstüne sarıp örtüyor... (Zümer Suresi, 5)
Halekas semavati vel erda bil hakk yükevvirul (يُكَوِّرُ ) leyle alen nehari ve yükevvirun nehara alel leyli ve sehharaş şemse vel kamer küllüy yecri li ecelim müsemma e la hüvel azizül ğaffar

Üstteki ayette "sarıp örter" olarak tercüme edilen Arapça kelime "yukevviru"dir. Bu kelimenin Türkçe karşılığı, "yuvarlak bir şeyin üzerine bir cisim sarmak"tır. (Örneğin Arapça sözlüklerde "başa sarık sarma" gibi yuvarlak cisimleri içeren fiiller için bu kelime kullanılır.) Ayette, gecenin ve gündüzün birbirlerinin üzerlerini sarıp-örtmeleri (tekvir etmeleri) konusunda verilen bilgi, aynı zamanda Dünya'nın biçimi konusunda kesin bir bilgi içermektedi

Arapça ; yükevviru

Türkçe
روكت / يُكَوِّرُ

تَكَوَّرَ; yuvarlak/ küre/ top gibi olmak; [yatar durumda iken] ayaklarını karnına çekip kıvrılmak;

Kuran da dünyanın üzerine gece ve gündüzün örtülmesini anlatan ayet şaşkınlık vericidir. Çünkü ilginç bir şekilde örtüye benzetilen gece ve gündüzün yuvarlak bir cismin üzerine sarıldığını, dolandırıldığını anlatan bir ifade ile karşılaşıyoruz. Oysa ki Araplar dünyanın tepsi şeklinde olduğuna inanıyor yada bir öküzün boynuzu üstünde durduğuna inanıyordu. Dünyanın yuvarlak olduğu neredeyse bin yıl sonra ortaya çıkmış ve uzun bir süre boyunca çok az kişi tarafından inanılıp desteklenmiş bir fikirdi. Acaba bu bir tesadüf müydü? Küre şeklinde cismin etrafına sarılma ifadesi yanlışlıkla mı konmuştu. Kuran’da ki dünya’nın şekli hakkında fikir veren ayetleri incelemeye başladık; aynı zamanda bir yanlış anlamaya düşmemek için yakın geçmişte pek çok müslüman bilimadamının bu sureler üzerinde yaptığı çalışmaları inceliyorduk. Hepsi de aynı görüşteydi. Kuran büyük kainatı ve dünyayı çepeçevre gören bir gözün ilmiyle yazılmıştı.
(NÂZİÂT suresi 30. ayet)
Bundan sonra da yeri yayıp yuvarlattı. ( Vel'arda ba'de zalike dehaha. )Yukarıdaki ayette "serip döşedi" olarak çevrilen "deha" kelimesi, yaymak anlamına gelen "dahv" kelime kökündendir. Dahv kelimesi, döşemek, düzeltmek anlamlarına gelse de, taşıdığı anlam bakımından basit bir döşeme fiili değildir. Çünkü bu kelimede, yuvarlak olarak düzeltmek, döşemek fiillerini tarif etmek için kullanılmaktadır.
Ayetin Arapça'sında geçen "dahv" kelimesinin köklerinden türetilen kelimeler "yuvarlaklık" ifade etmekte, "devekuşu yumurtası" gibi anlamlara gelmektedir. Bu yüzden yukarıdaki ayeti "Yeryüzüne devekuşu yumurtasının şeklinin verildiği" anlamında algılayanlar da olmuştur. Prof. Dr. Süleyman Ateş, en ünlü Arapça sözlük olan Lisanul Arab'a da dayanarak bu kelimenin anlamını şöyle açıklamaktadır : "...Hasılı dahv döşemek, düzeltmek demek ise de sadece basit bir döşemek ve düzeltmek değil, yuvarlak olarak düzeltmek, döşemek anlamını verir ki bu ayetten Yeryüzünün yuvarlak yaratıldığı anlamı çıkar." "Dahv" kelimesi cevizle oynanan bir oyun anlamında da kullanılmış, aynı kökten türeyen "medahi" kelimesi yuvarlak taşları ifade etmek için kullanılmıştır. "Dahv" kelimesinde ve bu kelimenin kökünden türeyen kelimelerde yuvarlaklık anlamı olmasına karşın bazı çevirmenler yeryüzünün yuvarlaklığını algılamaktaki zorlukları sebebiyle ayeti sadece yeryüzünün düzenlenmesi olarak algılamışlar, yazı ve çevirilerinde bunu yansıtmışlardır. Oysa Dünya'nın şekli gerçekten de "dahv" kelimesinin ifade ettiği yuvarlaklığa, yumurta biçimine, devekuşu yumurtası şekline benzemektedir.

Dahv kelimesinden türeyen diğer kelimelerde de yuvarlaklık anlamı mevcuttur. Örneğin çocukların topu yerdeki bir çukura düşürmeleri, taş atıp çukura düşürme yarışları, cevizle oynanan oyun hepsi dahv kelimesiyle ifade edilmektedir. Devekuşunun yuva yapmasına, yatacağı yerdeki taşları temizlemesine, yumurtladığı yere ve yumurtasına da bu köklerden türemiş kelimeler kullanılır.
Tüm bu şok edici bilginin ardından dünyanın üzerine çivilenmiş yüzbinlerce irili ufaklı dağın tamanın bulutlarla aynı yönde hareket ettiğini söyleyerek dünyanın bir bütün olarak dönüş yönünü açıklaması inanılmazdır. Üstelik tek bir öz cümlede pek çok mucizevî bilimsel bulguyu gözler önüne sermektedir.

Bir de o dağları görür, onları sabit sanırsın; oysa onlar, bulut geçer gibi geçip gider. Bu, herşeyi sapasağlam yaratmış olan Allah'ın sanatıdır. O, şüphesiz bütün yaptıklarınızdan haberdardır. (Neml Suresi, 88)

3.500-4.000 metre yükseklikteki ana bulut kümelerinin hareket yönü daima batıdan doğuya doğrudur. Hava durumu tahminleri için çoğunlukla batıdaki duruma bakılmasının sebebi de budur.

Bulut kümelerinin batıdan doğuya doğru sürüklenmesinin asıl sebebi Dünya’nın dönüş yönüdür. Günümüzde bilindiği gibi, Dünyamız da batıdan doğuya doğru dönmektedir yani bulutların ilerlediği yönde. Bilimin çok yakın tarihlerde tespit ettiği bu bilimsel gerçek, Kuran’da yüzyıllar öncesinden haber verilmiştir.


BUGÜNE KADAR NEDEN KURAN MUCİZELERİ ORTAYA ÇIKMADI ?

Ancak Aziz Kuran bunca mucizesine karşın cevap verilmesi gereken birkaç soru vardır. Madem bu bilgiler Kuran araştırmacılarının anlayacağı bir şekilde açıkça ayzıyordu, neden yakın bir zamana kadar yapılan meal ve tefsirlerde bu kelimeler özellikle yakın anlamlı başka kelimelerle örtülmüş yada çıkarılmıştır. Neden 1400 yıl boyunca bir İslam alimi çıkıpda “dünya dönüyor, dağlar yürüyor hem de bulutların hareketi yönünde” diyerek haykırmamış ve dünyanın dönüşünün keşfi batılı bilimadamları tarafından gerçekleştirilip dünyaya duyurulmuştur? Bu önemli bir soruydu fakat biraz araştırmadan sonra gerekli bilgilere ulaşmıştık.

Hz Muhammed SAV e vahiy ile inen Kuran da sadece bunlar değil çok daha şaşırtıcı ve o zamanın cahil çöl kabilelerinin anlayamayacağı ayetler vardı. Bunların sayısı öyle çoktu ki; bu ayetleri duyanlar O2na delirmiş, efsuna tutulmuş, cin çarpmış diyorlardı. Yaşadığı toplumun doğru olduğuna kesin olarak inandığı tüm bilimsel ve toplumsal yargılarına karşı çıkıyor onları şok edici bir şekilde yanıldıklarını haykırıyordu, Allah’ın emri doğrultusunda. Onu defalarca taşladılar, sürükleyip dövdüler. O her ne söylese inançalarına ters düşüyordu bu yüzden direndiler. Ama O öyle büyük mucizeler gösteriyordu, öyle büyük ahlak sahibi idi ki Allah ın yardımı ile neredeyse tüm Arabistan yarımadası vefatından önce müslüman oldu.

Ardından yüzlerce yıl geçti ve her dinde olduğu gibi iyi veya kötü din alimleri yönetime geldi. Tarihsel kayıtlarda öyle din alimleri gelmişti ki; Dünya’nın yuvarlak olduğu keşfedildikten sonra dahi dünya yuvarlaktır diyenlerin öldürülmesini emreden sözde alimler vardı. Bazılarıda gerçeği görüyorlardı fakat “Kuran’ın haşa bir saçmalık olduğunu düşünecekler” endişesiyle meallerdeki kendilerine garip gelen anlamları silikleştiriyorlardı.

Ayrıca Kuran’da hem değişik alem ve boyutlarla ilgili hem de kainatın yaratılışı il eilgili pek çok bilgi bulunmaktaydı. Halkın bunlara karşı çıkmaması için alimler en kabul edilebilir şekilde bu bilgileri izaha gidiyordu alimler.

Bir din alimi Kuranda dünyanın yuvarlak olduğu görse bile bunu kanıtlayamayacağı, din düşmanıolmak, bilgisi olmayan şeyler hakkında cüretkar yorumlar yapmak gibi suçlamalardan korktuğu için ve belki de o döneme ait bir deyimdir gibi yorumlarıyla içine bastırıyor belki de onlarca ayet hakkında; Allah’ım imanımı koru, Kuran’dan beni şüphe ettirme diyordu.

Gökyüzünün direksiz yükseltildiği söylendiğinde bile; araplar “bu nasıl olur gökler dağların üzerinde durur” diyerek karşı çıkmışlardı.

Bir yandan da arapların inancına vesile olan şey İslam’da ki ahlaki değerlerin etkileyiciliği ve peygamberin mucizleri, takvası idi. Açıkcası bilimsel keşiflere fazlaca önem veremeyen ve sadece manevi bilgilerin eğitimine ağırlık veren alimler böyle karışık meselelere girmenin bir şey kazandırmayacağını hatta haşa imandan çıkarabileceğini söylenebilecek herşeyin bir varsayım olduğunu düşünüyordu. Hatta Kuran da bu ve buna benzer gizemli ayetlere bir isim verilmişti “Müteşabih ayetler” ve kesin bilgimiz yoksa yorumda bulunulması yasaklanmıştı.

Ayrıca hiçbir din alimi, iddiasını bilimsel araç gereçlerle kanıtlayamadıktan sonra batı dünyasını Kuran ‘da yazıyor diye “dünyan’nın yuvarlak olup batıdan doğuya doğru döndüğüne” inandıramazdı. Tam tersine Kuran’da böyle yazdığının ortaya çıkması batılılar için alay konusu, müslümanla riçinde utanç ve şeref kaybı olurdu. Bu nedenle bu ayetler islam dünyasında bastırılıp süngerlendi. Batı dünyasında ve islam karşıtları tarafından pek çok ayet alay konusu oldu. Pek çok müslümanın inancını zedeledi. Taki günümüze gelindi ve Kuran da ki bu şaşırtıcı ayetlerin doğruluğu anlaşıldı. Gördüğünüz gibi şu anda müslümanlar bilimsel ispat yoluyla rahatça tüm dünyada Kuran Mucizelerini neşrediyorlar.

Eğer anlatılanlardan şüpheniz varsa derhal bir arapça sözlük alın veya bir arapça çevirmenden profosyonel yardım alın. Size tüm sorularınızın cevabını birkaç dakika içinde verecek ve bu bilgileri teyit edecektir. Çünkü bizde şaşırıp tereddüde düştük ve aynen böyle yaptık. Çünkü bu; dünyanın en harika ve sarsıcı bilgisi. Hayatlara yön veren, dünyayı değiştirebilecek ve Kâinatı yaratanın yüce sözlerinin gerçek manadaki keşfiydi.


Tanıtım Filmi ve Sosyal Medya Yönetimi için doğru Reklam Ajansı "Sosyal Ajansım"

REKLAM AJANSI
http://www.sosyalajansim.com

Altın oran, kabe, Kutsal Gizemler gibi eserleriyle uluslararası üne sahip olan yönetmen Erdem Çetinkaya'nın sahibi olduğu Mivafilm ve SosyalAjansim sizin için mükemmel bir tanıtım stratejisi oluşturabilir.

REFERANSLARIMIZ

T.C. Milli Savunma Bakanlığı – TAI – TUSAŞ (Atak Helikopterleri)
T.C. Milli Kütüphane (Tanıtım Filmleri ve Kurumsal Kimlik…)
Ankara Yıldırım Beyazıt Devlet Üniversitesi Tanıtım Filmleri
Kanal İstanbul Projesi 2012 Tanıtımı – İnanlar İnşaat
Wild Dragon Energy Drink – Avusturya
Xibe Energy Drink – Almanya
ŞikayetVar .com / Termikel/ Atv / TRT ve daha niceleri
Dünyanın en çok izlenen İslam Belgeseli (Kutsal Gizemler I ve II)
ERIC ROBERTS-Sinema Filmi-Özel Efektleri(Westbrick Murders)
Kozmik Sır – Bilim Kurgu Sinema (Başlıyor) ve çok daha fazlası…

SİMETRİ MUCİZESİ

Hesap yapıcı olarak biz yeteriz (ENBİYÂ suresi 47. ayet)

“Allâh sözün en güzelini, ikili simetrik kitap olarak indirdi. Rablerinden korkanların, onun etkisinden tüyleri ürperir, derken hem bedenleri ve hem de gönülleri Allah'ın zikrine ısınıp yumuşar. İşte bu kitap, Allah'ın, dilediğini kendisiyle doğru yola ilettiği hidayet rehberidir. Allah kimi de saptırırsa artık ona yol gösteren olmaz.” Zümer/23“Allâh sözün en güzelini, ikili simetrik kitap olarak indirdi. Rablerinden korkanların, onun etkisinden tüyleri ürperir, derken hem bedenleri ve hem de gönülleri Allah'ın zikrine ısınıp yumuşar. İşte bu kitap, Allah'ın, dilediğini kendisiyle doğru yola ilettiği hidayet rehberidir. Allah kimi de saptırırsa artık ona yol gösteren olmaz.” Zümer/23

Bir çok meal de ikizli ve uyumlu olarak tercüme edilen bu ayetin ikizliyada ikili kelimesi ile ne kasdettiğini hep merak etmişimdir. Fakat ancak şimdi görebiliyorum ki; Kuran’ ın dizilişinde ki mükemmel simetrik düzene işaret ediyor.
Akılları durduran bir mucize daha, son derece açık ve kesin. Bu mucizeyi keşfetmek için Kuran’daki sureleri ayet sayıları ve sıra numaraları açısından sınıflandırıyoruz. Örneğin;

Fatiha suresi;

Sıra no 1 / Ayet Sayısı 7Tek sayı / Tek Sayı

Yani tablomuzda Fatiha suresi Tek x Tek kısmında bulunacak.

A’raf Suresi;

Sıra no 7 / Ayet sayısı 206Öyleyse A’raf suresi Tek x Çift kısmında yer alacak tablomuzun.

Bu şekilde tablomuzu tek-tek, çift-çift, tek-çift, çift-tek olmak üzere 4 gruba ayırarak tüm ihtimalleri yazıyoruz. Sonra surelerimizi dizmeye başlıyoruz aldığı değerlere göre ve aşağıdaki gibi bir tabloya ulaşıyoruz. Büyük bir mucizeyle karşı karşıyız. 114 surenin bu şekilde dizilebileceğini bilgisayar olmadan hesaplamak hatta keşfetmek bile bugüne kadar mümkün olamamıştı.

Bu olağanüstü dizilime göre surelerin sıra no’ları ve ayet sayıları tek ve çift olarak aldığı tüm ikili değerler hesaplanarak tabloya yerleştiriliyor ve Kuran kadar komplike bir kitaptan tesadüfen çıkması imkansız olan bir sayısal simetri ile karşılaşılıyor. ( Herhangi bir matematikçiden yardım alarak olasılık hesaplaması yaptırabilirsiniz. Bu işi tesadüfen gerçekleşme ihtimali bir insana üstü üste iki ay sayısal lotodan büyük ikramiye çıkmasından bile çok daha düşük bir ihtimaldir. Kaldı ki bir verinin dikkate alınabilmesi için onda bir ihtimalin bile gerçekleşmesi büyük bir kanıt olarak kabul edilir )





SİMETRİ KENDİ İÇİNDE İNANILMAZ YENİ SİMETRİLER TEKRARLIYOR

Sıkı durun simetri mucizesi bununla bitmiyor. Ayrıca ;
Âyet Sayisi Sira Numarasindan Büyük Olan Sûreler ile Âyet Sayisi Sira Numarasindan Küçük Olan Sûreler birbirinden ayrılıyor ve aşağıdaki tablomuza yerleştiriliyor.

Bu sefer hem Ayet sayısı sıra numarasından büyük olan surelerin tablosunda hem de Sıra numarası Ayet Sayısından büyük olan surelerin tablosunda simetriler çıkıyor. Yani gerçekleşmesi çok zor 3 ayrı mucize arka arkaya kendini göstererek ihtimalleri sonsuza yaklaştırıyor. Sadece bu mucize dahi tek başına başka bir mucizeye ihtiyaç duymadan Kuran’ın, matematiği yaratıp kainata entegre eden muhteşem akıl tarafından Hz Muhammed Sav’ye vahyedilmiş olduğunun açık kanıtıdır.



Ayrıca surelerin ayet sayıları ve sıra no’ları ikisi birden tek veya çift olanları türdeş, biri tek biri çift olanları türdeş olamayan süreler olarak sınıflandırırsak başka bir simetriye daha ulaşırız.


Ayrıca bu 57 sayısını Kuran ı yarısından ikiye böldüğünüzde 27 ve 28 sayısından oluşan bi simetri daha ile karşılaşıyorsunuz.


Şimdi çok açık bir mucize daha; Sıra no ile ayet sayılarını topluyoruz tek olanları bir kümeye alıyoruz. Çift olanları başka bir kümeye. Her iki kümede 57 eleman var ( simetri ). Sonra Her kümedeki elemanları topluyoruz. Birisi Kuran’ki sure numaralarının toplamına öteki ayet numaralarının toplamına eşit oluyor. Aşağıdaki tabloları inceleyiniz.
SURE SAYISI İLE AYET SAYISI TOPLAMI TEK OLAN SURELER KÜMESİ


Kuran da sadece bu şekilde değil Asal Sayılar, 2 ye 3’e bölünebilme kuralları, Asal çarpanlar, mükemmel sayılar ve zengin sayılar gibi pek çok dalda simetrik yansımalar oluşturmaktadır. Bu akıl almaz bir geometrik dizilimdir. Hz Muhammed bir olay olduğunda hiç düşünmeksizin birden vahy gelip kendinden geçiyor, terler boşanıp diz çöküyordu. Matematiksel bir hesap yapmasına hemde böyle muazzam bir dizilimi bir araya hem de muhteşem bir edebi usluğla getirmesine imkan yoktu. Bırakın bu dizilimi çok daha basit bir simetrik dizilim tablosunu bile onlarca matematikçe aylarca uğraşarak çıkaramazlar. Çünkü bir simetriyi kurarken diğer bir değişkene göre kurulan simetriyi bozarsınız. İç içe geçmş ve hepsinde tek bir simge görünen aynalarda ki görüntüler gibi Kuran’ın her mucizesi bu sözlerin Allah’ın sözleri olduğunu anlatır. Tüm insanlığa meydan okur,” Bu benzeri oluşturulamayacak, Allah’ın katından inmiş bir kitaptır”

Ayrıntılı bilgi edinmek ve simetrilerle ilgili diğer mucizeleri öğrenmek için Halis AYDEMIR’in “İkili Simetrik Kitap 1” adlı eserini inceleyebilirsiniz.


Tanıtım Filmi ve Sosyal Medya Yönetimi için doğru Reklam Ajansı "Sosyal Ajansım"

REKLAM AJANSI
http://www.sosyalajansim.com

Altın oran, kabe, Kutsal Gizemler gibi eserleriyle uluslararası üne sahip olan yönetmen Erdem Çetinkaya'nın sahibi olduğu Mivafilm ve SosyalAjansim sizin için mükemmel bir tanıtım stratejisi oluşturabilir.

REFERANSLARIMIZ

T.C. Milli Savunma Bakanlığı – TAI – TUSAŞ (Atak Helikopterleri)
T.C. Milli Kütüphane (Tanıtım Filmleri ve Kurumsal Kimlik…)
Ankara Yıldırım Beyazıt Devlet Üniversitesi Tanıtım Filmleri
Kanal İstanbul Projesi 2012 Tanıtımı – İnanlar İnşaat
Wild Dragon Energy Drink – Avusturya
Xibe Energy Drink – Almanya
ŞikayetVar .com / Termikel/ Atv / TRT ve daha niceleri
Dünyanın en çok izlenen İslam Belgeseli (Kutsal Gizemler I ve II)
ERIC ROBERTS-Sinema Filmi-Özel Efektleri(Westbrick Murders)
Kozmik Sır – Bilim Kurgu Sinema (Başlıyor) ve çok daha fazlası…

DEMİRDEKİ SIR

Demir, Kuran'da dikkat çekilen elementlerden biridir. Kuran'ın "Hadid", yani "Demir" adlı suresinde şöyle buyrulur:
... Ve kendisinde çetin bir sertlik ve insanlar için (çeşitli) yararlar bulunan demiri de indirdik... (Hadid Suresi, 25)
Kelimenin, yağmur ve güneş ışınları için kullanılan "gökten fiziksel olarak indirme" şeklindeki gerçek anlamı dikkate alındığında, ayetin çok önemli bir bilimsel mucize içerdiği görülmektedir. Çünkü modern astronomik bulgular, Dünya'daki demir madeninin dış uzaydaki dev yıldızlardan geldiğini ortaya koymuştur.Sadece Dünya'daki değil, tüm Güneş Sistemi'ndeki demir, dış uzaydan elde edilmiştir. Çünkü Güneş'in sıcaklığı demir elementinin meydana gelmesi için yeterli değildir. Güneş'in 6000 0C'lık bir yüzey ısısı ve 20 milyon 0C'lik bir çekirdek ısısı vardır. Demir ancak Güneş'ten çok daha büyük yıldızlarda, birkaç yüz milyon dereceye varan sıcaklıklarda oluşabilmektedir. Nova veya Süpernova olarak adlandırılan bu yıldızlardaki demir miktarı belli bir oranı geçince, artık yıldız bunu taşıyamaz ve patlar. Demirin uzaya dağılması işte bu patlamalar sonucunda mümkün olur.
DEMİR SURESİNDE BAHSİ GEÇEN ELEMENTLER

1. Belirli bir demir anlamına gelen (el-Hadid)’in matematiksel değeri 57’dir. İngilizce’deki “the” gibi Arapça’da belirlilik takısı “el”dir. Türkçe’de bunun karşılığı yoktur. Bu belirlilik takısıyla ortaya çıkan 57 sayısı demirin izotoplarından biridir.
Elif
=
1
Lam
=
30
Ha
=
8
Da
=
4
Ye
=
10
Da
=
4
Toplam
=
57
2- Hadid (Demir) Suresi, Kuran’ın 57. suresidir. 57 demirin izotoplarından biridir.
3. Hadid (Demir) Suresi, Kuran’ın sondan 58. suresidir. Bu da demirin diğer bir izotopudur.



Kuran-ı Kerim'de yer alan element isimli "Hadid (Demir)" suresinde, Radon, Potasyum, Zirkonyum ve Titanyum gibi diğer elementlere de atom numaralarıyla ve ağırlıklarıyla birlikte işaret edilmektedir. Halbuki o yıllarda elementler ve atom numaraları henüz keşfedilmemişti. İşte bu yüzden Kuran çok büyük bir mucize daha sergilemektedir.

Rn (Radon)Element isimli surede(Hadid:Demir) "R" ve "N" harfleri ilk defa burada yan yana geliyor. Ayetin başlangıcından buraya kadar 86 harf geçmektedir. Aynı şekilde "Rn" elementinin atom numarası da 86'dır.

Zr (Zirconium)»» Element isimli surede(Hadid:Demir) "Z" ve "R" harfleri ilk defa burada yan yana geliyor. Ayetin başından buraya kadar 40 harf geçmektedir.Aynı şekilde "Zr" elementinin atom numarası da 40'dır.
Ta (Tantalum)»» Element isimli surede(Hadid:Demir) "T" ve "A" harfleri bitişik olarak ilk defa burada yan yana geliyor. Ayetin başından buraya kadar 73 harf geçmektedir. Aynı şekilde "Ta" elementinin atom numarası da 73'tür.
Yb (Ytterbium)»» Element isimli surede(Hadid:Demir) "Y" ve "B" harfleri ilk defa burada yan yana geliyor. Ayetin başlangıcından buraya kadar 70 harf geçmektedir. Aynı şekilde "Yb" elementinin atom numarası da 70'tir.Ayrıca Yb harflerinin tersi olan By isminde herhangi bir element yoktur.
F (Fluorine)»» Element isimli surede(Hadid:Demir) "F" harfi ilk defa burada geçiyor. Ayetin başından buraya kadar 9 harf geçmektedir. Aynı şekilde "F" elementinin atom numarası da 9'dur.
Ayrıca F harfinden hemen önceki harf yani 8.harf Elif harfidir. Atom numarası 8 olan 8.sıradaki element "O" Arapça'da Elif harfiyle gösterilmektedir. Kısacası burada F elementiyle birlikte O(Okijen) elementine de işaret edildiğini düşünüyoruz.
Sm (Samarium)»» Element isimli surede(Hadid:Demir) "S" ve "M" harfleri ilk defa burada yan yana geliyor. Ayetin başından buraya kadar 62 harf geçmektedir. Aynı şekilde "Sm" elementinin atom numarası da 62'dir. Ayrıca Sm harflerinin dizilim olarak tersi olan Ms isminde herhangi bir element yoktur.
As (Arsenic)»» Element isimli surede(Hadid:Demir) "A" ve "S" harfleri ilk defa burada yan yana geliyor. Ayetin başından buraya kadar 33 harf geçmektedir. Aynı şekilde "As" elementinin atom numarası da 33'dür.
Te (Tellurium)»» Element isimli surede(Hadid:Demir) "T" ve "E" harfleri ilk defa burada yan yana geliyor. Ayetin başlangıcından buraya kadar 127 harf geçmektedir. Aynı şekilde "Te" elementinin atom ağırlığı da 127'dir.
K (Potassium)»» Element isimli surede(Hadid:Demir) "K" harfi ilk defa burada geçiyor. Ayetin başından "K" harfinin olduğu yere kadar 39 harf geçmektedir. Aynı şekilde "K" elementinin atom ağırlığı da 39'dur.
Ti (Titanium)»» Element isimli surede(Hadid:Demir) "T" ve "İ" harfleri ilk defa burada yan yana geliyor. Ayetin başından buraya kadar 47 harf geçmektedir. Aynı şekilde "Ti" elementinin atom ağırlığı da 47'dir.
S (Sulfur)»» Element isimli surede(Hadid:Demir) "S" harfi ilk defa burada geçiyor. Ayetin başlangıcından buraya kadar 32 harf yer almaktadır. Aynı şekilde "S" elementinin atom ağırlığı da 32'dir.

OKYANUSLARIN AKIL ALMAZ YARATILIŞI

Allison Palmer, jeologların son iki asır boyunca yoğun araştırmalarından elde ettikleri bulguları sıraladı. Mesela volkan gazlarından söz açtı. "Bilindiği gibi" dedi, "volkan gazları, içlerinde büyük miktarlarda su buharı ve karbondioksit taşırlar. Dünyanın ilk zamanlarında da volkanların birbiri peşisıra patladıklarını biliyoruz." Akabinde, son yıllarda jeologların buradan yola çıkarak okyanuslar ile atmosferin volkanlarla kurulduğuna kanaat getirdiklerini hatırlattı. Okyanuslar ve atmosfer, adeta volkanlardan fışkırmıştı. Nitekim, "Kuran'da; "Ve yerden sular çıkardı" (Naziat Suresi 31) buyurur" diyordu Palmer.
İşte dünyanın ve okyanuzsların bu jeolojik oluşumu o devirde heryerin gaz ve duman ile yüklü olup düzenin bulunmadığını anlattığı devridir Kuran da. Bilim bu döneme “HADEAN (4.600 - 4.000 milyon yıl) devri demiştir. Elbette bir kimsenin bindörtyüzyıl evvel dünyanın jeolojik ve tahmin edilemez safhalarını bilmesine imkan yoktu. Bunları keşfetmek için yüksek teknoloji gererkiyordu.
DENİZLERDEKİ ÜSTÜSTE DALGALAR
"Kuran ve İlim"i ele alan bir başka gayrimüslim konuşması ise, dinleyicileri okyanuslara, dipsiz derinliklere doğru götürdü. Colorado Üniversitesinden W.W.Hay'e göre, Kuran bize okyanusun esrarlı kıpırtılarını dinlemeye çağırıyor ve şöyle diyor: Yahut (o kâfirlerin duygu, düşünce ve davranışları) engin bir denizdeki yoğun karanlıklar gibidir; (öyle bir deniz) ki, onu dalga üstüne dalga kaplıyor; üstünde de bulut... Birbiri üstüne karanlıklar... İnsan, elini çıkarıp uzatsa, neredeyse onu dahi göremez. Bir kimseye Allah nûr vermemişse, artık o kimsenin aydınlıktan nasibi yoktur. (NÛR suresi 40. ayet)
Hay'e göre, bu ayette: "En son gözlem tekniklerimizin gelişmesine kadar hepimize gizli kalmış bir alemin tasviri var." "Okyanus diplerinde devamlı kıpırdanışlar, iç dalgalanmalar vardır. En alttaki dalgalanmaların üzerinde bir başka su tabakası başka bir dalgalanma gösterir. Onun üzerinde bir başkası... Böylece, okyanusun yüzeyine ve alışık olduğumuz dalgalara kadar çıkarız. Bütün bu tabakalar, üzerindeki bulutlarla beraber, aşağılara indikçe koyulaşan içiçe karanlık tabakalarını oluştururlar." Kısacası, bir başka konuşmacının ifadesiyle, "Kuran'da okyanuslar vahyedilmiş."
Bir insanın bu aletler olmadan 70 m'den daha derine dalması ise neredeyse imkansızdır. Bununla birlikte bir insanın yardımsız olarak okyanusların 200 m civarındaki karanlık derinliklerinde yaşaması da kesinlikle mümkün değildir. Bu nedenle bilim adamları denizler hakkındaki detaylı bilgileri çok yakın zamanlarda keşfetmişlerdir. Oysa engin denizlerin karanlık olduğu bilgisi Kuran'da bundan 1400 sene önce haber verilmiştir. Hiçbir teknolojinin, dolayısıyla insanların denizlerin derinliklerine dalacak araçlarının olmadığı bir dönemde, böyle bir bilginin verilmiş olması elbette Kuran mucizelerinden biridir.
Bununla birlikte Nur Suresi'nin 40. ayetinde belirtilen "… engin bir denizdeki karanlıklara benzer; onun üstünü bir dalga kaplar, onun üstünde bir dalga, onun da üstünde bir bulut vardır…" ifadesi de Kuran'daki başka bir bilimsel mucizeye işaret etmektedir:
Bilim adamları yakın zamanda "farklı yoğunluktaki katmanlar arasında yoğunluk ara yüzlerinde meydana gelen iç dalgalar"ın olduğunu bulmuşlardır. İç dalgalar deniz ve okyanusların derinliklerini kaplar; çünkü derin denizlerin, üzerlerindeki sudan daha fazla yoğunlukları vardır. İç dalgalar yüzey dalgaları gibi davranır. Yüzey dalgaları gibi onlar da kırılabilir. İç dalgalar, insan gözüyle görülemez; ancak belirli bir bölgedeki sıcaklık ve tuzluluk değişiklikleri incelendiğinde bu dalgalar fark edilebilir.65
DENİZLERİN ARASINDAKİ ENGEL
19 İki denizi salmıştır, birbirleriyle birleşiyorlar. 20 Aralarında bir engel vardır, birbirlerinin sınırını aşmıyorlar.
55 Rahman Suresi 1920
Denizaltı araştırmaları ile ünlü Fransız bilim adamı Kaptan Jacques Cousteau denizlerdeki su engelleri ile ilgili yaptığı araştırmaların sonucunu şöyle anlatmaktadır: "Bazı araştırmacıların farklı deniz kütlelerini birbirinden ayıran engellerin bulunduğuna dair ileri sürdükleri görüşleri inceliyorduk. çalışmalar sonucunda gördük ki, Akdeniz'in kendine has tuzluluğu ve yoğunluğu var. Aynı zamanda kendine has canlıları barındırıyor. Sonra Atlas Okyanusu'ndaki su kütlesini inceledik ve Akdeniz'den tamamen farklı olduğunu gördük. Halbuki Cebeli Tarık Boğazı'nda birleşen bu iki denizin tuzluluk, yoğunluk ve sahip olduğu hayatiyet açısından eşit veya eşite yakın olması gerekiyordu. Oysa ki bu iki deniz, birbirine yakın kısımlarda bile ayrı yapılara sahiptiler. Bunun üzerine yapmış olduğumuz araştırmalarda bizi şaşkına çeviren bir durumla karşılaştık. çünkü bu iki denizin karışmasına birleşme noktasında bulunan harika bir su perdesi engel oluyordu. Aynı türden bir su engeli 1962 yılında Alman bilim adamları tarafından Aden Körfezi ile Kızıldeniz'in birleştiği Mendep Boğazı'nda da bulunmuştu. Daha sonraki incelemelerimizde farklı yapıdaki bütün denizlerin birleşme noktalarında aynı engelin bulunduğuna tanıklık ettik."
Kaptan Cousteau'yu şaşırtan bu durum, denizlerin birleşmesine rağmen suların karışmaması, Kuran'da 14 asır önceden söylenmiştir. çıplak gözle algılanamayan ve suyun algılanan özelliklerine ters gibi gözüken bu özellik, ilk olarak Arap Yarımadası'nın denizcilikle ilgisi olmayan insanlarına açıklanmıştır.

KURAN'DA MATEMATİKSEL DİZİLİM MUCİZESİ

Arapça alfabedeki her harfin sayısal bir değeri vardır. Yani Arapçada her harf bir rakama tekabül eder. Araplar kendilerinden belki de birkaç bin yıl önce günlük hayata girmiş “harfleri rakam gibi kullanma metodunu” ( Ebced ) ticarette, yazışmalarda, kutsal kitapları değerlendirmede istifade ediyorlardı

“ARAP HARFLERİNİN MATEMATİKSEL DEĞERLERİ TABLOSU ( EBCED )”
Küçük Ebced değeri ( cümel-i sağir ) En Küçük Ebced değeri ( Cümel-i Sağir ) Elifba ( Alfabedeki sıra sayısı )
Arap tarihinde geçen tüm olaylar, harflere rakam değeri verilerek yazılır ve böylece her olayın tarihi de kayda geçilmiş olurdu. Bu tarihler, her kullanılan harfin özel rakam değerlerinin toplanmasıyla elde ediliyordu. Arapların şimdi kullandığı rakamlar çok daha sonraları yazıya eklenmiştir.
Bu kısımdan sonra sadece çok basit işlemlerle binlerce yıl kullanılmış bu tablodan yararlanarak Kuran’daki harflerin olağanüstü dizilimine göreceksiniz. Surelerin altlarına Arapça ayetlerde büyük harflerle yazılmıştır. Eğer harfleri saymakta güçlük çekerseniz, dünyanın her yerinde tek bir şekilde bulunan Kuran’ı Kerim’in arapça bir basımını temin ediniz. Yada yakınlarınızda ki Arapça harfleri tanıyabilecek kimselerden, dil kurslarından, internetten destek alınız. Çok kolay olduğunu göreceksiniz. Arapça bilmenize gerek yoktur, sadece 28 harfi tanımanız yeterli olacaktır.



وَأَرْسَلَ Örneğin “ Ve ersele” olarak okunan bu harf grubunda ki harfleri bulalım.

لَ سَ رْ أَ وَ Gördüğünüz gibi 5 harften oluşmaktadır. Yukarıdaki tabloya bakarak hemen matematiksel değerini hesaplayabilirsiniz. Kelime sadece üç farklı değer alabilmektedir ve yaklaşık 5 harfli bir kelime 5000 farklı değer alabilmektedir.

Yani “Ve ersele” nin aldığı değerler sırasıyla ( soldan sağa doğru )

Elifba ; 6 + 1 + 200 + 60 + 30 = 297

Bunun gibi küçük ve en küçük ebced değerlerinide kolayca hesaplayabilirsiniz.

FİL SURESİ 3. AYET

وَأَرْسَلَ عَلَيْهِمْ طَيْراً أَبَابِيلَ

“Ve onların üzerine ( sürü sürü, grup grup ) ebabil kuşlarını gönderdi”

1.
Ebabil Kuşları’nın gönderildiğini anlatan “Ve ersele aleyhim tayran ebabil” “ve onların üzerine –sürü sürü- ebabil kuşlarını gönderdi.” Ayetinden sonra Kuran’ın sonuna kadar olan hece sayısı tam 571”

Fil hadisesi Miladi 571 tarihinde olmuştur. Peygamber Efendimizde bu sene doğmuştur.

2.
a .
Ebabil : Dağ kırlangıcı, kuş sürüsü
Ebabilin ebcedi değeri 46 ( cümel-i sağir )
Surede “Ebabil”e gelinceye kadar olan hece sayısı 46
b.
Ebabilin Elifba sırasına göre değeri 58
Surede “Ebabil” e gelinceye kadar olan harf sayısı 58
Ayette “Ebabil” e gelinceye kadar olan noktalı harflerin ElifBa sırasına göre değeri 58
c.
“Ebabil”in ebcedi değeri 22 ( cümel-i asgar )
“Ebabil”den sonra sure sonuna kadar olan noktasız harf sayısı 22

ALİ İMRAN SURESİ 124. AYET

إِذْ تَقُولُ لِلْمُؤْمِنِينَ أَلَنْ يَكْفِيَكُمْ أَنْ يُمِدَّكُمْ رَبُّكُمْ بِثَلَاثَةِ ءَالَافٍ مِنَ الْمَلَائِكَةِ مُنْزَلِينَ

“O vakit sen mü’minlere diyordun ki: “indirilmiş üç bin melekle Rabb’inizin size yardım etmesi, size yetmez mi ?”

Ayette geçen “Selaseti alafin minel’l-melaiketi” ; üç bin melek

Bu ifadenin Cümel-i Kebir ebcedi değeri de 3000 dir.

Görüldüğü gibi 3000 meleğin ihtişamı ile ifadeninin ihtişamı birbirine karışıyor. Aşağıda ki ayette ise Allah, “ eğer sabrederler, emir ve yasaklara karşı gelmekten sakınırlarsa, onlara 5 bin melekle yardım edileceği haber veriliyor.

ALİ İMRAN SURESİ 125. AYET


بَلَى إِنْ تَصْبِرُوا وَتَتَّقُوا وَيَأْتُوكُمْ مِنْ فَوْرِهِمْ هَذَا يُمْدِدْكُمْ رَبُّكُمْ بِخَمْسَةِ ءَالَافٍ مِنَ الْمَلَائِكَةِ مُسَوِّمِينَ

“ Evet siz sabreder ve sakınırsanız, onlar hemen şu anda üzerinize gelseler, Rabbiniz size nişanlı beş bin melekle imdad edecektir “

Hamseti alafin mine’l-melaiketi”: 5000 melek
Ayette el-melaiketi’nin ilk harfine kadar olan harflerin ebcedi değeri 5000 ( cümel-i sağir )

BAKARA SURESİ 129. AYET

رَبَّنَا وَابْعَثْ فِيهِمْ رَسُولًا مِنْهُمْ يَتْلُو عَلَيْهِمْ ءَايَاتِكَ وَيُعَلِّمُهُمُ الْكِتَابَ وَالْحِكْمَةَ وَيُزَكِّيهِمْ إِنَّكَ أَنْتَ الْعَزِيزُ الْحَكِيمُ

(İbrahim ve İsmail): “Ey Rabb’imiz, onlara içlerinden öyle bir resul gönder ki, onlara Senin ayetlerini okusun, kitabı ve hikmeti öğretsin ve onları temizlesin”

BAKARA SURESİ 151. AYET

كَمَا أَرْسَلْنَا فِيكُمْ رَسُولًا مِنْكُمْ يَتْلُو عَلَيْكُمْ ءَايَاتِنَا وَيُزَكِّيكُمْ وَيُعَلِّمُكُمُ الْكِتَابَ وَالْحِكْمَةَ وَيُعَلِّمُكُمْ مَا لَمْ تَكُونُوا تَعْلَمُونَ

“ Nitekim size içinden bir resul gönderdik, size ayetlerimiz okuyor, sizi temizliyor, size Kitab’ı ve hikmeti ve bilmediğiniz şeyleri öğretiyor”

129. ayetteki “Ey Rabb’imiz, onlara bir resul gönder”den sonra 151. ayetteki “Nitekim size bir resul gönderdik”deki “gönderdik” e kadar olan noktalı harf sayısı 571.

571 Peygamberimizin doğum tarihidir.


DUHAN SURESİ 13. AYET

أَنَّى لَهُمُ الذِّكْرَى وَقَدْ جَاءهُمْ رَسُولٌ مُّبِينٌ

“Nerede onlarda öğüt almak? Halbuki kendilerine açıklayan bir Resul de gelmişti”

1.a.
“Mübin”: Açıklayan apaçık gösteren
Mübin’in ebcedi değeri 18 ( Cümil-i Asgar )

Ayette “mübin”e kadar olan hece sayısı tam 18
10. ayetteki “mübin”den itibaren 13. ayetteki bir sonraki “mübin”e gelinceye kadar olan kelime sayısı 18

b.
“Mübin” in Elifba sırasına göre değeri 79
10. ayetteki “mübin”den itibaren 13. ayetteki bir sonraki “mübin”e kadar olan harf sayısı 79

2.a.
Rasul kelimesinin ebvedi değeri 20 ( Cümel-i Asgar )
Ayette “Rasul”e gelinceye kadar olan harf sayısı 20
Ayette “Rasul”e kadar olan noktasız harf sayısı 20

b.
- Rasul kelimesinin Elifba sırasına göre değeri 71
- Surede Rasul’e kadar Rasul’ün harfleri 71 defa geçiyor.
- 13. ayetteki Rasul kelimesiyle 17. ayetteki bir sonraki Rasul kelimesi arasındaki hece sayısı 71

Kur’an da öyle bir i’caz var ki, kelimenin “mübin” açıklayan dediği yerde harf, hece ve kelime sayıları da “mübin” diyor. Kelimenin “Resul” dediği yerde harfler ve kelimelerde “Resul” diyor.

A’RAF SURESİ 172. AYET

وَإِذْ أَخَذَ رَبُّكَ مِنْ بَنِي ءَادَمَ مِنْ ظُهُورِهِمْ ذُرِّيَّتَهُمْ وَأَشْهَدَهُمْ عَلَى أَنْفُسِهِمْ أَلَسْتُ بِرَبِّكُمْ قَالُوا بَلَى شَهِدْنَا أَنْ تَقُولُوا يَوْمَ الْقِيَامَةِ إِنَّا كُنَّا عَنْ هَذَا غَافِلِينَ

“Kıyamet Gününde biz bundan habersizdik demeyesiniz diye Rabb’in Adem oğullarından, onların bellerinden zürriyetlerini çıkardı, onları kendilerine şahit tuttu ve dedi ki: Ben sizin Rabb’iniz değil miyim ? ( Onlar da ) Evet, biz (buna ) şahidiz!”dedilir.”

“Elestü biRabbiküm”: Ben sizin Rabb’ini değil miyim ?
“Elestü biRabbiküm” ün ebcedi değeri 35 ( Cümel-i Asgar )
Ayette “Elestü biRabbiküm” e gelinceye kadar olan hece sayısı tam 35
“Elestü biRabbiküm” den ayet sonuna kadar olan hece adedi tam 35
“Elestü biRabbiküm” ün bulunduğu ayet, surede sondan başa doğru 35. ayettir.



FATIR SURESİ 11. AYET


وَاللَّهُ خَلَقَكُم مِّن تُرَابٍ ثُمَّ مِن نُّطْفَةٍ ثُمَّ جَعَلَكُمْ أَزْوَاجاً وَمَا تَحْمِلُ مِنْ أُنثَى وَلَا تَضَعُ إِلَّا بِعِلْمِهِ وَمَا يُعَمَّرُ مِن مُّعَمَّرٍ وَلَا يُنقَصُ مِنْ عُمُرِهِ إِلَّا فِي كِتَابٍ إِنَّ ذَلِكَ عَلَى اللَّهِ يَسِيرٌ

“Allah sizi topraktan, sonra nutfeden yaratmış, sonra da sizi çiftler halinde varetmiştir. Dişinin gebe kalması ve doğurması, ancak O'nun bilgisiyledir. Ömrü uzun olanın çok yaşaması ve ömürlerin azalması şüphesiz Kitap'dadır. Doğrusu bu Allah'a kolaydır”

“Erişkin insan organizmasında aşağı yukarı 100 trilyon hücre vardır. Hücrelerin hepsi aynı genetik yapıya sahiptir. Bu genetik yapı, hücrenin çekirdiği içerisinde yer alan kromozomlarda bulunur. İnsan hücresinde 46 kromozom vardır. Bunların 23’ü anneden, 23’ü babadan gelir. Bu kromozomlarda DNA molekülleri ardır. Bu kromozomlar içerisnde o insana ait bütün özellikler kayıtlıdır. Mesela, saçımızın rengi, elinizde bir şey tutuşunuz, konuşmanız, hastalıklara yatkınlığınız, boyunuz vs..”

Bilim dünyası, insan hücresindeki kromozom sayısının 46 olduğunu ancak 20. yy ın ikinci yarısında öğrenebiliyor.

“Hayret verici bir mucizedir ki; Kur’an da “meni” ve “nutfe” kelimeleri farklı şeyler olarak zikredilmiştir. “Meni” bütünü, “nutfe” ise onun bir parçacaığını ifade etmek için özel bir kelime kullanılmıştır.


Nutfetin : Nutfe
Nutfetin’in ebcedi değeri 23 ( Cümel-i Asgar )
“Nutfetin” den itibaren ayet sonuna kadar kullanılan harf çeşidi 23
“nutfetin” den sonra ayet sonuna kadar kullanılan harf çeşidi 23

Bunun bir tesadüf olduğunu düşünenler matematikten anlamıyor demektir. Fakat Kur’an meydan okurcasına aynı “nutfe” kelimesini başka ayetlerde de aynı şekilde matemitiksel bir algoritma ile kullanarak Kuran’ın Allah kelamı olduğunu binlerce kez ispatlıyor.

MÜ’MİN SURESİ 67. AYET

هُوَ الَّذِي خَلَقَكُم مِّن تُرَابٍ ثُمَّ مِن نُّطْفَةٍ ثُمَّ مِنْ عَلَقَةٍ ثُمَّ يُخْرِجُكُمْ طِفْلاً ثُمَّ لِتَبْلُغُوا أَشُدَّكُمْ ثُمَّ لِتَكُونُوا شُيُوخاً وَمِنكُم مَّن يُتَوَفَّى مِن قَبْلُ وَلِتَبْلُغُوا أَجَلاً مُّسَمًّى وَلَعَلَّكُمْ تَعْقِلُونَ

“Sizi topraktan, sonra nutfeden, sonra alaka’dan yaratan; sonra erginlik çağına ulaşmanız, sonra da yaşlanmanız için sizi bebek olarak dünyaya çıkaran O'dur. Kiminiz daha önce öldürülür, kiminiz de, belirtilmiş bir süreye ulaşırsınız. Belki artık düşünürsünüz.”

“nutfetin” : nutfe
“Nutfetin”in ebcedi değeri 23 ( Cümel-i Asgar )
“Nutfetin”den itibaren ibare sonuna kadar olan noktalı harf sayısı 23
“Nutfetin” ayette sondan başa doğru 23. kelimedir.
Bu ayette kullanılan harf çeşidi 23 tür.

Ayette “Nutfetin” e kadar olan noktalı harflerin ebcedi değeri 46 (cümel-i Asgar )
Bu ayetteki noktalı harf sayısı 46.

İhtimal hesaplarını altüst eden bir başka “Nutfe” kelimesinin kullanıldığı ayette Necm suresinden.

NECM SURESİ 46. AYET


مِن نُّطْفَةٍ إِذَا تُمْنَى

“Atıldığı zaman nutfeden”

“Nutfetin” : Nutfe
“Nutfetin” in ebcedi değeri 23 ( Cümel-i Asgar )
“Nutfetin” den sonra sure sonuna kadar “Nutfetin” in harfleri 46 defa geçiyor.
“Nutfetin” in bulunduğu ayetin numarası da 46

“Artık iman etmeyecek misiniz ?” hitabı ile mucizelerin arkası kesilmiyor.


İNSAN SURESİ 2. AYET

إِنَّا خَلَقْنَا الْإِنسَانَ مِن نُّطْفَةٍ أَمْشَاجٍ نَّبْتَلِيهِ فَجَعَلْنَاهُ سَمِيعاً بَصِيراً

“Biz insanı halden hale geçirdiğimiz karışık bir nutfeden yaratmışızdır; onu deneriz; bu yüzden, onun işitmesini ve görmesini sağlamışızdır”

“Nutfe” : nutfe
“Nutfe” nin ebcedi değeri 23 ( Cümel-i asgar )
“Nutfe” den itibaren ibare sonuna kadar olan noktalı harflerin ebcedi değeri 23 ( Cümel-i asgar )
“Nutfe” ayetberkanar bazı Mushaflar da sondan başa doğru 23. satırda bulunuyor.



MAİDE SURESİ 83. AYET ( AŞİNA ÇIKTIKLARI HAK’TAN DOLAYI GÖZLERİ YAŞLA DOLAN HIRİSTİYANLAR )

وَإِذَا سَمِعُوا مَا أُنْزِلَ إِلَى الرَّسُولِ تَرَى أَعْيُنَهُمْ تَفِيضُ مِنَ الدَّمْعِ مِمَّا عَرَفُوا مِنَ الْحَقِّ يَقُولُونَ رَبَّنَا ءَامَنَّا فَاكْتُبْنَا مَعَ الشَّاهِدِينَ

Peygamber'e indirilen (Kur'ân)i dinledikleri zaman, onun hak olduğunu öğrendiklerinden dolayı gözlerinin yaşla dolup taştığını görürsün. Onlar: « Ey Rabb'imiz iman ettik, bizi de şahitlerden yaz» derler.

“Hakk” ın ebcedi değeri 18 ( Cümel-i Asgar )
Ayette “Hakk”a kadar kullanılan harf sayısı 18
83. ayetteki “Hakk” ile 84. ayetteki bir sonraki “Hakk” arasında kullanılan harf sayısı 18.

ALAK SURESİ 1. AYET ( KUR’AN DAKİ İLK KELİME OKU )

اقْرَأْ بِاسْمِ رَبِّكَ الَّذِي خَلَقَ

“Yaratan Rabb’inin ismiyle oku”

İslam dini okumaya, faydalı bütün ilimleri öğrenmeye ve öğretmeye öyle teşvik etmiştir ki müslümanlığı seçerek yaşamaya çalışan milletler tarihte bilimin öncüsü olmuşlardır. Fakat ne zaman din siyasi amaçlar ve geçim kaynağı için kullanılır olmuş, kitabın yazısı kalmış uygulayanı gitmiştir, o zaman müslümanlar dünyanın en geri devletleri haline gelmişler adeta başaşağı düşmüşlerdir. Tarih bu duruma şahittir.

Peygamberimiz (SAV), Bedir savaşı’ nda esir alının kişilerden, okuma-yazma bilip de fidye veremeyecek durumda olanlara, 10 Müslüman çocuğuna okuma-yazma öğretmeleri karşılığında serbest kalacaklarını söylüyor ki, bu dünya eğitim tarihine altın harflerle geçecek bir hadisedir. Tarihte başka örneği yoktur.

Elbette ilk kelime olan ve arka arkaya ilk inen ayetlerde tekrar edilen bir emir olan “oku” kelimesinde nice mucizeler gizlidir.



1.a.

“Ikra”; Oku.
“Ikra” ın Elifba sırasına göre değeri 33

1.ayetteki “ıkra” dan itibaren 3. ayetteki bir sonraki “ıkra” a kadar olan harf sayısı 33.
Aynı zamanda surede 3. ayetteki “ıkra” a gelinceye kadar olan harf sayısı 33

b.
“ıkra”nın ebcedi değeri 20 ( Cümel-i Asgar )
“ıkra”den sonra ayet sonuna kadar, “ıkra”a ait harflerin toplam ebcedi değeri 20 (Cümel-i Asgar)

1.ayetteki “ıkra” ile 3. ayetteki bir sonraki “ıkra” arasındaki hece sayısı tam 20.

c.
“ıkra” ın ebcedi değeri 302 ( Cümel-i sağir )
“ıkra” dan sonra ayet sonuna kadar olan harflerin ebcedi değeri 302 ( Cümel-i Sağir )
1. ayetteki “ıkra”dan sonra süre sonuna kadar, “ıkra” hariç “ıkra”ait harflerin Elifba sırasına göre değeri 302

d:
“ıkra” ; oku
“ıkra” nın ebcedi değeri 604 ( Cümel-i Kebir )
Ayetberkenar denilen sayfaları ayetle başlayıp ayetle biten ekser mushaflarda sahife sayısı 604




FATIR SURESİ 18. AYET ( TASTAMAM NAMAZ 40 REKATTIR )

وَلَا تَزِرُ وَازِرَةٌ وِزْرَ أُخْرَى وَإِن تَدْعُ مُثْقَلَةٌ إِلَى حِمْلِهَا لَا يُحْمَلْ مِنْهُ شَيْءٌ وَلَوْ كَانَ ذَا قُرْبَى إِنَّمَا تُنذِرُ الَّذِينَ يَخْشَوْنَ رَبَّهُم بِالغَيْبِ وَأَقَامُوا الصَّلَاةَ وَمَن تَزَكَّى فَإِنَّمَا يَتَزَكَّى لِنَفْسِهِ وَإِلَى اللَّهِ الْمَصِيرُ

“Hiçbir günahkâr başkasının günahını yüklenmez. Yükü (günahı) ağır gelen kimse onu taşımak için (başkasını) çağırsa, bu çağırdığı akrabası da olsa, onun yükünden bir şey yüklenmez. Sen ancak görmeden Rablerinden korkanları ve namazı kılanları uyarabilirsin. Kim temizlenirse o, kendi menfaatine temizlenmiş olur. Dönüş Allah'adır.”

1.a.

Salat : Namaz
Salat’tan itibaren ayet sonuna kadar olan harf sayısı da 40 dır.

b.
“Ekamu’s-salate” : Namazı dosdoğru kılan kimseler ( Dinimize göre namaz 5 vakittir ve 40 rekattır )

Ayette “Ekamu’s-salate” ye gelinceye kadar, “Ekamu’s-salate” ye ait harflerin sayısı 40’dır.

MÜCADELE SURESİ 13. AYET ( NAMAZDA Kİ İLAHİ GERÇEK)

أَأَشْفَقْتُمْ أَن تُقَدِّمُوا بَيْنَ يَدَيْ نَجْوَاكُمْ صَدَقَاتٍ فَإِذْ لَمْ تَفْعَلُوا وَتَابَ اللَّهُ عَلَيْكُمْ فَأَقِيمُوا الصَّلَاةَ وَآتُوا الزَّكَاةَ وَأَطِيعُوا اللَّهَ وَرَسُولَهُ وَاللَّهُ خَبِيرٌ بِمَا تَعْمَلُونَ

“Artık namazı kılın, zekatı verin, allah ve Resulune itaat edin. Allah yaptıklarınızdan haberdardır”

1.
Salat : namaz
Ayette Salat’a gelinceye kadar olan hece sayısı 40.

2.
“Ekimu’s-salate” namazı hakkıyla kılın
“Ekimu’s-salate” den itibaren ibare sonuna kadar olan harf sayısı 40.
Ayette “Ekimu’s-salate” ye kadar olan hece sayısı 40.

5 vakit namazda farz olan kılınması zorunlu rekatların sayısı 17 dir.

3.
Salat’dan itibaren ayet sonuna kadar kullanlan harf çeşidi 17.
Ayette Salat a gelinceye kadar Salat a ait olan harflerin tekrar sayısı 17
Salat’den sonra ibare sonuna kadar olan hece sayısı 17
Salat’dan itibaren ibare sonuna kadar Salat’ın harfleri 17 defa geçiyor.
Bulunduğu ibarede Salat a kadar olan nokta sayısı 17
Salat’den ibare sonuna kadar olan nokta sayısı 17

4.
“Ekimü’s-Salate” : namazı hakkıyla kılın
“Ekimü’s-Salate” den sonra ibare sonuna kadar olan hece sayısı tam 17
Bulunduğu ibarede “Ekimü’s-Salate”ye gelinceye kadar olan noktasız harf sayısı 17
Bulunduğu ibarede “Ekimü’s-Salate” ye gelinceye kadar olan nokta sayısı 17

BEYYİNE SURESİ 5. AYET ( NAMAZ KIRK REKATTIR )


وَمَا أُمِرُوا إِلَّا لِيَعْبُدُوا اللَّهَ مُخْلِصِينَ لَهُ الدِّينَ حُنَفَاء وَيُقِيمُوا الصَّلَاةَ وَيُؤْتُوا الزَّكَاةَ وَذَلِكَ دِينُ الْقَيِّمَةِ

Oysa onlar, doğruya yönelerek, dini yalnız Allah'a has kılarak O'na kulluk etmek, namazı kılmak ve zekatı vermekle emrolunmuşlardı. Dosdoğru olan din de budur.

“Yükimü’s-Salate”: Namazı hakkıyla eda etmek
Ayette “Yükimü’s-Salate” ye gelinceye kadar olan harf sayısı 40


Aynı şekilde Kur’an- Kerim de oruç günlerinin sayısının 30 olduğu, Bin aydan hayırlı Kadir Gecesinin 27. gün olduğu, zekatın kırkta bir olduğu, peygamberimizin ömrü, doğum ve vefat yılları, Hz İsa nın nübüvveti ile ilgili matematiksel bilgiler imkansız bir harf dizilim mucizesi olarak bulunmaktadır.

Kitabımız her mucize türünden belli miktarda örnek vermek ve yeri yettiği nisbette mucizeleri anlatmak amacı güttüğünden ancak bu kadarını alabiliyoruz.Fakat bu mucizelerin daha yüzlercesinin bulunduğu ve konusuna özel yazılmış ayrıntılı kitapların isimlerini veriyoruz ki daha kapsamlı bir araştırma da yapabilesiniz.

KURAN IN İÇ TANZİMİ İLE İLGİLİ BAZI ÖRNEKLER

NUH SURESİ VE 950 SENE

Nuh Aleyhisselam’ın Tufan’dan önce ne kadar yaşadığı hakkında çeşitli kaynaklarda değişik bilgiler verilmektedir. Kur’an ise 950 sene yaşadığını haber veriyor.

“And olsun ki, Nuh'u milletine gönderdik; aralarında bin seneden elli yıl eksik kaldı. Sonunda onlar haksızlık yaparken, tufan onları yakalayıverdi.” ( Ankebut, 14 )

“Yani “Nuh Aleyhisselam, tufandan önce kavmi arasında 950 sene yaşadı”

Nuh suresindeki harf sayısı 950. Kur’an da Nuh Aleyhisselamın ismi ile anılan başka sure yoktur.

KURAN’IN TOPYEKÜN İNDİRİLİŞİNDEN BAHSEDEN KADR SURESİ

Kur’an ın nuzul süresi 23 sene, bu süre içinde inen sure sayısı 114’dür.

Kur’an ın Kadir gecesi inzalini yani topyekün indirilişini anlatan bu surede Elifba’daki harflerden 23 tanesi kullanılmıştır.

1 den 23’e kadar olan sayıların rakamlar toplamı 114

Ve bu 23 harf surede Kur’an ın sure sayısı olan 114 defa geçiyor. Yani suredeki harf sayısı 114

Surenin ismi olan “Suretü’l Kadr” ifadesinin Elifba sırasına göre değeri 114.

Tek başına bu çalışma bile Kur’an ın Allah sözü olduğunu, asla bozulmadığını ve bozulamayacağını apaçık bir şekilde gözler önüne seriyor.

KURAN’DAKİ İLK SURE FATİHA

1. بِسْمِ اللهِ الرَّحْمنِ الرَّحِيمِِ
2. الْحَمْدُ لِلَّهِ رَبِّ الْعَالَمِينَ
3. الرَّحْمَنِ الرَّحِيمِ

İlk ayet olan Besmelede ki hece sayısı 10
Besmelede kullanılan harf çeşidi 10

2.ayet

Ayetteki hece sayısı 11
Ayette kullanılan harf çeşidi 11

3.ayet

Ayetteki hece sayısı tam 7
Ayette kullanılan harf çeşidi 7
Surede bu ayete kadar olan Esma-i İlahiye ( Allah isimleri ) sayısı 7

Bu sure konusuyla iki bölümdür; ilk 3 ayette Allah’ı tesbih vardır. Daha sonra kulun tüm müslümanlar ve kendisi için olan duası.

BAKARA SURESİ 51. AYET ( 40 GECE İÇİN SÖZLEŞME )

وَإِذْ وَاعَدْنَا مُوسَى أَرْبَعِينَ لَيْلَةً ثُمَّ اتَّخَذْتُمُ الْعِجْلَ مِنْ بَعْدِهِ وَأَنْتُمْ ظَالِمُونَ

“Erbaine leyleten” ; 40 gece
“Erbaine leyleten” den itibaren ayet sonuna kadar olan harf sayısı 40
Ayette “Erbaine leyleten” e kadar olan noktalı harflerin ebcedi değeri 40 ( cümel-i Asgar )

Bu konu Kur’an da ilk olarak, bu surenin 40. ayetinde başlıyor.
Mevzuunun başladığı 40. ayetin hece sayısı 40.

Kuran’ da 40 gece ile ilgili ayetlerle ilgili mucizevi dizilimler bu bahsin geçtiği surelerde de bulunmaktadır.

SECDE SURESİ 5. AYET ( 1000 YIL )

“Allah işi gökten yere düzenler; sonra sizin saydıklarınızdan bin yıl kadar süren bir günde o (işler ), O’na çıkar.”

“elfe senetin” ; bin yıl
Surede “elfe senetin” ibaresi hariç hece sayısı 1000

MÜLK SURESİ 3. AYET ( SEMADA KUSUR MU VAR ? )


الَّذِي خَلَقَ سَبْعَ سَمَاوَاتٍ طِبَاقاً مَّا تَرَى فِي خَلْقِ الرَّحْمَنِ مِن تَفَاوُتٍ فَارْجِعِ الْبَصَرَ هَلْ تَرَى مِن فُطُورٍ

“Gökleri yedi kat üzerine yaratan O'dur. Rahman'ın bu yaratmasında bir düzensizlik bulamazsın. Gözünü bir çevir bak, bir çatlak görebilir misin?”

“Seb’ semavat”: Yedi sema
“Seb’ semavat” ifadesinde kullanılan harf çeşidi 7
Ayette “Seb’ semavat” a gelinceye kadar olan harf sayısı 7
Ayette “Seb’ semavat” a kadar olan nokta sayısı 7

HARFLER PENCERESİNDEN BİR ÖRNEK

Kur’an daki harfler ince ince işlenmiş bir mücevherdir ve hiç biri gelişi güzel konmuş değildir. Fakat biz keşfedilen ve yayınlanan binden fazla dizilim mucizesinden ancak çok azını bu kitapta yayınlayabiliyoruz malesef. Gelecekte araştırmalar devam ettikçe bu sayı katlanarak artacaktır. Bu kadarı bile insanı defalarca mest etmeye yeter.

VAV HARFİ

Bir örnekte Leyl Suresi’nde bulunan yirmibirtane vav harfi üzerinde yapılan bir inceleme:

Vav harfinin ebcedi değeri 13 ( Cümel-i Kebir )

Bir önceki sure olan Şems Suresi’ndeki son vav den itibaren Leyl suresi 1. ayetteki ilk vav’a kadar olan harf sayısı 13

Şems suresi’ndeki son Vav dan itibaren Leyl suresi 1. ayetteki ilk vav’a gelinceye kadar olan harf sayısı 13

Şems Suresi’ndeki son vav’dan itibaren Leyl Suresi 1. Ayetteki ilk vav a gelinceye kadar olan nahvi kelime sayısı 13

1.ayetteki vav’dan itibaren 2. ayetteki bir sonraki vav a kadar olan harf sayısı 13

2.ayetteki vav ile 3. ayetteki bir sonraki vav arasındaki harf sayısı 13

3.ayetteki ikinci vav ile 5. ayetteki bir sonraki vav arasında kullanılan harf çeşidi 13

6. ayetteki vav ile 8. ayetteki bir sonraki vav arasında kullanılan harf çeşidi 13

9. ayetteki vav ile 11. ayetteki bir sonraki vav arasında kullanılan harf çeşidi 13

11. ayetteki vav dan itibaren 13. ayetteki bir sonraki vav’a gelinceye kadar kullanılan harf çeşidi 13

13. ayetteki ilk vav’dan itibaren ikinci vav’a kadar olan harf sayısı 13

13. ayetteki ilk vav7dan itibaren ayet sonuna kadar olan hece sayısı tam 13

13. ayetteki ikinci vav’dan itibaren üçüncü vav’a kadar kullanılan harf çeşitlerinin ebcedi değeri 13

17. ayetteki vav dan itibaren18. ayetteki bir sonraki vav’a kadar olan hece sayısı tam 13

18. ayetteki vav’dan itibaren 19. ayetteki bir sonraki vav’a kadar olan hece sayısı tam 13
19. ayetteki vav’dan itibaren ayet sonuna kadar kullanılan harf çeşidi 13

19. ayetteki vav’dan sonra ayet sonuna kadar olan noktasız harf sayısı 13

19. ayetteki vav ile 20. ayetteki vav arasındaki nokta sayısı 13

20. ayetteki vav’dan itibaren 21. ayetteki bir sonraki vav’a kadar olan harf sayısı 13

20. ayette vav’dan itibaren sure sonuna kadar olan hece sayısı tam 13

Leyl Suresi’ndeki son vav ile bir sonraki sure olan Duha Suresi’ndeki ilk vav’a gelinceye kadar kullanılan harf sayısı 13

Leyl Suresi’ndeki son vav’dan itibaren Duha Suresi’ndeki ilk vav’a gelinceye kadar kullanılan harf sayısı 13



Tanıtım Filmi ve Sosyal Medya Yönetimi için doğru Reklam Ajansı "Sosyal Ajansım"

REKLAM AJANSI
http://www.sosyalajansim.com

Altın oran, kabe, Kutsal Gizemler gibi eserleriyle uluslararası üne sahip olan yönetmen Erdem Çetinkaya'nın sahibi olduğu Mivafilm ve SosyalAjansim sizin için mükemmel bir tanıtım stratejisi oluşturabilir.

REFERANSLARIMIZ

T.C. Milli Savunma Bakanlığı – TAI – TUSAŞ (Atak Helikopterleri)
T.C. Milli Kütüphane (Tanıtım Filmleri ve Kurumsal Kimlik…)
Ankara Yıldırım Beyazıt Devlet Üniversitesi Tanıtım Filmleri
Kanal İstanbul Projesi 2012 Tanıtımı – İnanlar İnşaat
Wild Dragon Energy Drink – Avusturya
Xibe Energy Drink – Almanya
ŞikayetVar .com / Termikel/ Atv / TRT ve daha niceleri
Dünyanın en çok izlenen İslam Belgeseli (Kutsal Gizemler I ve II)
ERIC ROBERTS-Sinema Filmi-Özel Efektleri(Westbrick Murders)
Kozmik Sır – Bilim Kurgu Sinema (Başlıyor) ve çok daha fazlası…

KURANDA Kİ MUCİZEVİ KIYAMET TASVİRİ

Günümüzde bütün bilimadamları kıyametin kopacağı konusunda hem fikir olmuşlardır. Çünkü bir nükleer savaş, güneşin gelecekte genleşmesi, büyük bir göktaşı, zincirleme depremler ve iklim değişiklikleri, ozon tabakasının delinişi vb yüzlerce sebepten herhangi birisi ile Dünya’nın sonu mutlaka gelecek yada belli bir hidrojen yakıtına sahip Güneşimiz yada tüm yıldızlar birkaç milyar yıl sonra sönerek kainattaki yaşamın sona ermesini ve galaksilerin sistemlerinin bozulmasını sağlayacaklardır. Geçmişte ise binlerceyıldır gökte duran ve ilham veren yıldızların, dağların hep oldukları yerde duracakları ve herşeyi bozup yok edecek sonun hiçbir zaman gerçekleşmeyeceği düşünülür hatta buna bağlı reenkarnasyon gibi bazı felsefeler geliştirilirdi.
Oysa Kuran evrenin ve dünyanın sonunu ve bu sonun nasıl gerçekleşeceğini ayrıntılarıyla ve astonomları, jeologları ve fizikçileri şaşırtan bir doğrulukta kesin olarak açıklamıştır.
Yıldızlar söndürüldüğü zaman
77 Mürselat Suresi 8
Kuran'ın indiği dönemde insanlar yaygın olarak yıldızların ışığının sonsuza dek sürecek bir özelliğe sahip olduğunu sanıyorlardı. Bu yüzden yıldızların iç yapısının ve yıldızların enerjilerinin tükeneceğinin bilinmediği bir dönemde, Kuran'ın, yıldızların varlıklarının son bulacağını söylemesi mucizevi niteliktedir. Yıldızlar ışığın kaynağı olduğu için, ayette yıldızların söndürülmesinden bahsedilmesi de önemlidir.
Gezegenler saçıldığı zaman
82 İnfitar Suresi 2
Ayetlerde yıldızların söndürülmesinden bahsedilirken, ışığın kaynağı olmayan gezegenlerin ise dağılıp saçılmasından bahsedilir. Kuran'da yıldız kelimesi Arapça "necm" olarak geçerken, gezegen kelimesi ise "kevkeb" olarak geçer. Gezegenler merkezi bir yıldıza tabi oldukları için, bu yıldızın hayatı son bulup ışıkları söndürülünce gezegenler de yörüngelerinden, rotalarından çıkarlar, yani dağılıp saçılırlar. (Bazı çevirmenler kevkeb ve necm kelimelerinin her ikisini de yıldız diye çevirip aradaki farka dikkat etmemişlerdir.) Gezegenler ışığın kaynağı olmayıp yansıtıcıdırlar, bu yüzden gezegenlerin söndürülmesi mümkün değildir. Kuran mucizevi özelliğini her ifadesinde göstermektedir.
GÜNEŞİN ÖLÜM EVRELERİ
81 Tekvir Suresi 1
Ayette geçen tekvir fiili sarığın başa dolanmasında kullanıldığı gibi, yuvarlatmak, dürmek, katlamak,ayaklarını içe doğru çekerek top gibi büzüşmek anlamlarına gelir. Ayet kıyametin anlatıldığı bir tablo içinde Güneş'in nasıl son bulmaya gittiğini anlatmaktadır. Tüm yıldızlar gibi Güneş'imiz de hidrojen atomunu yakıp enerjisini elde eder, böylece ısı ve ışık saçar. Hidrojeni helyuma dönüştürme süreci, hidrojen atomunun bitmesiyle durur ve yıldızlar da ölür. Güneş'imizin de eğer başka bir etken olmazsa bile sırf bu sebeple öleceği kesindir.
Güneş'imizin, “Kırmızı Dev” olup ölmesi beklenmektedir. Ardından Beyaz Cüce veya Karadelik aşamalarına geçer. Karadelik olduğunda tarifsiz yoğunluk ve sıcaklığa sahip ışığı emebilen minik bir gök cismine dönüşecektir.
Güneş tarih boyunca insanların gözünde o kadar büyütüldü ki, Kuran'ın indiği dönemde Güneş'i tanrı sayanlar vardı. Kıyametin kopacağını anlamanın önemi burada da görülmektedir. Kıyametin kopacağını anlamayıp Güneş'i tanrı ilan edenler, Evren'i ve Dünya'yı sonsuza dek var olacak sanıp, buna göre reenkarnasyonla, sonsuza dek Dünya içinde ruh göçüne inanan çoktanrıcı, ortak koşucu dinler üretenler olmuştur. Kıyametin kopacağının anlaşılması, Güneş'i tanrılaştıran anlayışları veya reenkarnasyonla sonsuza dek hayatın devrinin Dünya içinde olacağını söyleyen anlayışları çürütmüştür. Kuran'ın anlattığı ahiret inancıyla kıyametin kopması bir sistemin aşamaları olarak birbiriyle ilintilidir. Kıyametin kopacağının gerçekliğinin anlaşılması, Kuran'ın anlattığı ahiret inancını da güçlendirmektedir.
O saatin yaklaşarak gelmekte olduğuna şüphe yoktur. Ve Allah mezarlardakileri diriltecektir.
22 Hac Suresi 7
Kuran'ın kıyametteki yokoluşta Güneş'in ve Dünya'nın sonundan bahsetmesi ve günümüzde de Güneş'in ve Dünya'nın bir gün yok olacağının anlaşılması, Kuran'ın mucizesini ortaya koyar. Kuran'ın indiği dönemdeki astronomi bilgisiyle bunların bilinmesine imkan yoktur.
Kuran'ın vahyedildiği dönemde yaşayan Müslümanlar tüm bu saydıklarımızın bilimsel olarak mümkün olduğunu anladıkları için değil, Evren'i yaratan Allah'a, tüm Evren'i yok etmenin ne kadar kolay olduğunu kavradıkları için inanmaktadırlar. Günümüzdeyse Kuran'ın; yıldızların, Güneş'in, Dünya'nın sonunun geleceğini söyleyen açıklamaların doğruluğu anlaşılmış bulunuyor. Bir gün yok olacak Güneş'e tapanlar artık yoklar, bakalım bir gün yok olacak maddeye tapanlar ne zaman yok olacaklar.
SULARIN KAYNADIĞI DEPREM
Yeryüzü sallanıp sarsıldığında
56 Vakıa Suresi 4
Kuran'daki kıyamet sürecini başlatan saatin gelmesiyle ilgili tüm açıklamalar, bu süreçte yeryüzünde büyük bir deprem olacağını göstermektedir. Kuran'da bu sallantının çok şiddetli olacağı açıkça söylenir. Dağları unufak edecek bu sallantının, insanlarda büyük bir paniğe yol açacağı Kuran ayetlerinde anlatılır. Ayrıca denizlerin durumu şöyle anlatılır:
Denizler kaynatıldığı zaman
81 Tekvir Suresi 6
Denizler fışkırtılıp taşırıldığı zaman
82 İnfitar Suresi 3

Gerçekten de dağları unufak edecek bir depremde, mağmadaki kızgın lavlar yeryüzünün birçok noktasından fışkıracaktır. Denizlerin olduğu yerlerden fışkıracak mağma, denizlerin suyunu kaynatır, fışkırtıp taşırır. Hayatında belki de hiç deprem görmemiş Hz. Muhammed'in –deprem görse bile şiddetli bir depremde mağma tabakasının fışkırıp denizleri kaynatabileceğini bilmesine olanak yoktur. O dönemin insanlarından mağma tabakasındaki potansiyeli ve bu potansiyelin denizleri çok rahat bir şekilde kaynatabileceğine dair bilgileri bilmesini bekleyemeyiz.
Yabani hayvanlar bir araya toplandığı zaman
81 Tekvir Suresi 5
Kuran kıyametin büyük depreminde yabani hayvanların bir araya toplanmasına dikkat çekmiştir. Günümüzde de deprem öncesi ve deprem sonrası hayvanların hareketleri bilim adamlarının dikkatini çekmektedir. Özellikle vahşi hayvanların büyük deprem öncesinde sürüler halinde toplandığı ve değişik sesler çıkardıkları gözlenmiştir. Örneğin bir depremde Seattle Woodland Hayvanat Bahçesinde fillerin deprem öncesi garip hareketleri, gorillerin kafeslerinde kendilerini yerden yere attıkları tespit edilmiştir. Depremler ve hayvanların depremlere karşı garip reaksiyonları araştırma konusu olmaya devam etmektedir. Kuran'ın bu konudaki ayetini okuduktan sonra, biz bu araştırmaların derinleştirilmesinin faydalı olacağını sanıyoruz.
3 Yer dümdüz edildiğinde
4 İçinde olanları dışa atıp boşaldığında
84 İnşikak Suresi 34
İnşikak suresinden alıntıladığımız ayetlerde de yeryüzünün iç kısmındakilerin dışarı çıkmasına işaret edilmektedir ki; bu da mağmanın kıyametin depreminde birçok yerden fışkıracağına dair açıklamamızı desteklemektedir. Ayrıca beklenen olağanüstü büyüklükte depremlerle birlikte mağmanın yeryüzünü kaplamasıyle birlikte yryüzü anlatıldığı üzere okyanusları buharlaştırıp dağları ve tüm cisimleri içinde eriterek dümdüz bir hale dönecektir.
Kuran, insanoğlunun zihnini yeryüzünün başına gelecek en ciddi olaya çevirmesini istemektedir. Bilimin ilerlemesi, Kuran'ın bahsettiği kıyametin kopacağını, Dünya'nın ve Evren'in sonunun geleceğini ortaya koymaktadır. Artık hiç kimse yıldızlar sonsuza dek var olacak, Güneş'in ışığı hep parlayacak, bu Evren, bu Dünya hiç yok olmayacak diyemez.
Hiçbir bilimsel bilginin olmadığı dönemde Kuran bunları söyledi ve yine haklı çıktı. Aynen Kuran'ın dediği gibi Evren'de kıyametin kopacağının belirtileri zaten mevcuttur.
O saatin kendilerine ansızın gelmesini mi bekliyorlar? Onun belirtileri zaten gelmiştir. O onlara gelip çattıktan sonra ibret almaları neye yarar?
47 Muhammed Suresi 18

KIYAMETTE DÜNYA YERYÜZÜNE NELERİ FIRLATACAK

Yer, o şiddetli sarsıntısıyla sarsıldığı, yer, ağırlıklarını dışa atıp-çıkardığı ve insan: "Buna ne oluyor?" dediği zaman; o gün (yer), haberlerini anlatacaktır. (Zilzal Suresi, 1-4)
Arapça'da "zilzal" kelimesi deprem, sarsıntı; "eskaleha" kelimesi ise "ağırlıklarını, ağır yüklerini" anlamlarına gelmektedir. Yukarıdaki ayetler ilk anlamlarıyla düşünüldüğünde, depremle ilgili önemli bir bilimsel gerçeğe dikkat çekildiği görülmektedir.
Zilzal Suresi'nin 2. ayetinde, depremle ilgili olarak yerin ağırlıklarını atmasından bahsedilmektedir. Nitekim son yüzyıllarda yapılan araştırmalar sonucunda yerin merkezinde ağır metaller olduğu ve bunların yeryüzündeki hareketlenmeler sonucunda ortaya çıktığı anlaşılmıştır. Dünyanın yoğunluk yani cm3 başına en büyük ağırlık düşen kısmı merkezi ve mağma tabakasıdır. Jeologların tespitlerine göre, Dünya soğudukça, ağır ve yoğun olan maddeler Dünya'nın merkezine doğru çökerken, daha hafif olanlar dış yüzeye doğru yükseldi. Bu nedenle, yer kabuğu en hafif maddelerden (bazalt ve granit kayalardan) oluşurken, çekirdekte ağır metaller (nikel ve demir) bulunur. Sonuç olarak erimiş metallerden oluşan yer altı, yer üstünden çok daha ağır ve yoğun bir malzemeden oluşmuştur.
Deprem zamanlarında ise yer altındaki ağır maddeler yer üstüne çıkma imkanı bulur; böylece ayetlerde tarif edildiği gibi yeryüzü ağırlıklarını dışa atmış olur. Ayrıca metal rezervlerinin yoğun olarak bulunduğu yerler, deprem ve volkan hareketlerinin daha çok gerçekleştiği bölgelerdir. Yapılan kapsamlı araştırmalar sonucunda, yakın geçmişte ortaya çıkan bu bilimsel bulgular, Allah'ın Kuran'da işaret ettiği bilimsel gerçeklerden sadece biridir

Tanıtım Filmi ve Sosyal Medya Yönetimi için doğru Reklam Ajansı "Sosyal Ajansım"

REKLAM AJANSI
http://www.sosyalajansim.com

Altın oran, kabe, Kutsal Gizemler gibi eserleriyle uluslararası üne sahip olan yönetmen Erdem Çetinkaya'nın sahibi olduğu Mivafilm ve SosyalAjansim sizin için mükemmel bir tanıtım stratejisi oluşturabilir.

REFERANSLARIMIZ

T.C. Milli Savunma Bakanlığı – TAI – TUSAŞ (Atak Helikopterleri)
T.C. Milli Kütüphane (Tanıtım Filmleri ve Kurumsal Kimlik…)
Ankara Yıldırım Beyazıt Devlet Üniversitesi Tanıtım Filmleri
Kanal İstanbul Projesi 2012 Tanıtımı – İnanlar İnşaat
Wild Dragon Energy Drink – Avusturya
Xibe Energy Drink – Almanya
ŞikayetVar .com / Termikel/ Atv / TRT ve daha niceleri
Dünyanın en çok izlenen İslam Belgeseli (Kutsal Gizemler I ve II)
ERIC ROBERTS-Sinema Filmi-Özel Efektleri(Westbrick Murders)
Kozmik Sır – Bilim Kurgu Sinema (Başlıyor) ve çok daha fazlası…